Can Koç'tan 'EP' Öncesi İlk Röportaj Bize Özel

Nur Ahlatcı

2020'lerin son çeyreğinde ilk kez dinlediğimde umut vaad edenler listemin en başında yer aldığını belirtmeden geçmek istemiyorum. Sonuçta yanılmamış olmamın o mutluluğunu sanırım en iyi televizyonda radyoda müzik dalında görev yapan kişiler anlayacaktır. Özellikle bir Radyo kanalında müzik direktörü olarak görev yapıyorsanız ve mailinize düşen şarkılar için tam not verip bir tik attıysanız artık o ismi hiç unutmuyorsunuz.

Can Koç'tan 'EP' Öncesi İlk Röportaj Bize Özel

Nur Ahlatcı: Bu satırları kaleme alırken Sevgili Can Koç kulağımda ise "Gölgelerin içinden, gelir yine içimden bulabilecek misin beni bu gece?" var. Ne güzel oldu bir anda 2020'ye "BİNALAR DAR" ile geri döndüm. Hadi sende benimle bu yolculuğa şu an katıl ve okurlarımız için o yıllara geri dönelim. Bize ilk teklinden bahseder misin?

Can Koç: "Binalar Dar", pandemi döneminin başında yazdığım bir şarkı. İzahının o dönemle ilişkilendirmesi bu açıdan hoşuma gidiyor. İnsanın kendi içine sıkışmışlığını anlatma gayretiyle yazdığım bir şarkıydı. Nihayetinde öyle hissettirdiğini de zaman zaman gelen yorumlardan görüyorum, hoşuma gidiyor.

Nur Ahlatcı: Can 1996 doğumlu olduğunu biliyorum işin tamamiyle mutfağındasın, kendi sözlerin ve kendi bestelerin hepsi. Eminim bizim daha duymadığımız hatta yakın çevrenin bile henüz duyamadığı birçok eserin duyulmayı bekliyor. Nasıl başladın söz yazmaya?

Can Koç: Söz yazarlığı sürecim yaklaşık 15-16 yıl önce şiir yazmakla başladı diyebilirim. Başlangıçta bu şiirler bazı taklitlere dayanıyordu. Sonrasında kendime özgü bir yol bulmaya gayret ettim. Bu yol sonrasında şiirleri bestelemeye çalıştım. Sonrasında da direkt olarak şarkı sözleri yazmaya evrildi bu süreç.

Can Koç'tan 'EP' Öncesi İlk Röportaj Bize Özel

"SPİRİTÜEL KONULARA BAĞLANMIYORUM"

Nur Ahlatcı: Şarkı sözü yazarken ya da bestelerken totemlerin var mı?

Can Koç: Açıkçası pek yok. Yer ya da zaman fark etmeksizin, bir melodi ya da bir kelime yakaladığımda üzerine gitmeye gayret ediyorum. Totemler gibi spiritüel konulara bağlı olmamaya gayret ediyorum.

Nur Ahlatcı: Binalar Dar'dan sonra gelen "Bana Göre Değil" eserin var aslında biraz da senin iç isyanın diyebilir miyiz? Neler sana göre değil 2021'den beri?

Can Koç: İsyan pek tavrım değil ama dert yakınıyorum diyebilirim :) Esasen şarkının da doğrudan ifade ettiği gibi "Bütün bu dünya, bütün bu düzen bana göre değil". Şarkı dünyada insanın kendini ne vahim seviyede biricik sandığını ancak aslında kendisine has iyi ya da kötü biricik hiçbir şey kalmadığını ifade ediyor benim gözümde.

Nur Ahlatcı: Çak Ateşi, Sen ve Dan Dan Şarkıların için yorumlarını da merak etmiyor değilim. Bu şarkıların hepsi sanki bizleri sana, seni de hayatımıza daha çok dahil edecek belli bir strateji ile düşünülmüş gibi geliyor bana yanılıyor muyum?

Can Koç: Aslında başlangıçta pek stratejik davranmadık. Birbiri arkasına geldiğinde ilişki kurabilecek eserleri derleyerek sıralamaya gayret ettik. Tüm bu serüvenin başlama sebebi "Çak Ateşi" şarkısı bu arada o anlamda benim için diğerlerinden daha farklı bir anlamı var.

Can Koç'tan 'EP' Öncesi İlk Röportaj Bize Özel

"GÖKYÜZÜNÜ TUTAMAM DİKKAT ÇEKMEMİŞTİ"

Nur Ahlatcı: Gelelim asıl bombaya? "Gökyüzünü Tutamam" alternatif rock tarzında yayınladığın bu şarkının izlenme rekorları kırmasından mı, Tv dizilerinde kullanılmasından mı hangisinden bahsedeceğimizi gerçekten ben şaşırıyorum. Bize o süreci anlatır mısın?

Can Koç: Gökyüzünü Tutamam şarkısı ilk ortaya konduğu gün esasen pek dikkat çeken bir eser değildi. Ne yapım, ne de radyo televizyon dünyasından bugün konuştuğumuz seviyede bir ilgi görmedi. Ancak dinleyicinin yoğun ilgisi karşı konulamaz bir noktaya ulaştığında pek çok kişinin dikkatini çekti. Yolcuğu da böylece başlamış oldu. Şarkıyı yayınladığımız ilk 6-7 ay boyunca benim dinleyicilerim arasında dolaştı. Bu süreden sonra benim dinleyicimin dışında büyük kitlelerle buluşmaya başladı. Bu buluşma esnasında radyo programlarında çalmaya başladı. Sonrasında bazı sosyal medya platformlarında akımlar oluşmaya başladı ancak şarkının bazı sözlerinden olsa gerek bu akımlar sosyal medya platformları tarafından durduruldu. Tabi tüm bu süreçlerde şarkı durmaksızın daha geniş kitlelere ulaşmaya devam etti.

Nur Ahlatcı: "Gökyüzünü Tutamam" ile birlikte omzundaki yük sanırım biraz daha artmış olmalı. Kaygıların oldu mu?

Can Koç: "Yine de Dayanırım" şarkımda şöyle bir söz var: "Cesetten ne farkı var, taşıyabileceğinden çok sırtlananın" Bu sebepten açıkçası yük sırtlanmayı pek sevmiyorum. Ben esasen müziklerimi yayınlamaya başladığım ilk günden beri dinlenme ya da çok yüksek sayıda kişiye ulaşma kaygısı gütmedim. Tek gayem kalıcı eserler üretmekten yana ve kaygılı olduğum tek konu bu olabilir. Tabi müzik sektörünün "Gökyüzünü Tutamam" sonrası üzerime yüklemeye çalıştığı beklentiler oldu ancak söylediğim gibi bunları karşılamak konusunda kendimi zorunlu hissetmiyorum, bu sebeple o yönde herhangi bir kaygım yok.

Nur Ahlatcı: Müzikseverlerin Can Koç'u gerçekten anladığını ve tanıdığını düşünüyor musun?

Can Koç: Açıkçası zaman zaman ben bile kendimi anlamıyorum. Tam olarak tanınıyor ya da anlaşılıyor muyum sorusu bu sebeple pek üzerine düşündüğüm bir soru değil ancak eser bazında zaman zaman, eserlerin ne kadar anlaşıldıkları üzerine düşünüyorum. Sanırım henüz tam anlamıyla bu anlamda anlaşılmamış olabilirim.

Nur Ahlatcı: Ve gelelim toplamda 5 şarkıdan oluşan EP "Nefesin Yetebildiği Kadar" kimler ile çalışmıştın?

Can Koç: Şarkıların düzenlemelerini Umut Tosun ile beraber yaptık. Gitarları Giray Şipit çaldı. Kayıtları ise Arın Baykurt ve Burak Gürpınar ile beraber aldık.

Nur Ahlatcı: EP hatırladığım kadarıyla müzik platformlarının Türkçe rock kategorisinde temsilci kapağı seçilip listelere birinci sıradan girmişti değil mi?

Can Koç: Evet EP o sıralarda Türkçe rock janrasının temsilcisi pozisyonundaydı, artık bu janrada ne kadar az üretim olduğunu biliyorsunuz.

Nur Ahlatcı: Can her bir eser farklı bir hikaye elbette. "Bulutlar", "Sana Anlatmadım Hiç" ve "Küsmem Ben Sana". Hadi gel kısa kısa sana neler hissettirdiklerinden bahsedelim mi?

Can Koç: Bulutlar: Zamanın insanı dönüştükçe ve anladıkça yalnızlaştırmasını, en sevdikleriyle bile uzaklaşmasını, insanı en tepelerden kendisine bakıyormuşçasına anlatıyor. Sana Anlatmadım Hiç: Bir rüyanın ardına düşüp, dünyası başına düşenlerin dertlerini suskunluklarıyla ifade edişini anlatma gayretinde. Küsmem Ben Sana: Her zaman söylenecek çok şey var. Yalın olana hasretken bu kadar, lafı anlatılmaya muhtaç bırakmadan söylemek daha iyi değil mi? "Küsmem Ben Sana".

Can Koç'tan 'EP' Öncesi İlk Röportaj Bize Özel

"SENİN TERCİHİN Mİ?

Nur Ahlatcı: Can Koç magazin boyutunda yer almaktan uzak duruyor bu senin tercihin mi?

Can Koç: Derdim yalnızca kalıcı eserler üreten ve eserleriyle anılan bir sanatçı olarak hayatını sürdürmek.

Nur Ahlatcı: Can sahnede şarkılarını yorumlarken sana eşlik eden yüz binlerce insanın da şarkılarında yaşanmışlıklarını, kendilerini bulmaları sana neler hissettiriyor?

Can Koç: Sahnenin en sevdiğim taraflarından biri aslında eserlerimle anlatmaya çalıştığım şeyin ne kadar anlaşılmış ya da anlaşılamamış olduğunu görebilmek. Bu anlamda tarifsiz bir his.

Nur Ahlatcı: Uçsuz bucaksız bir deniz gibi geliyor bana Can Koç… Anlatacaklarının, derinliklerinin ya da aklının o iplerinin henüz daha çok az bir kısmını müzikseverlere anlatmış gibi geliyor bana. Bu derinlik ve sonsuzluk beni ürkütmekten ziyade hep sonraki kulacımı merak ediyorum. Yanılıyor muyum?

Can Koç: Açıkçası ifade ettiğiniz şeyler üzerine yazdığım şarkılarda var. Yayınladığım şarkılar sanırım mevcut Can Koç'u belki yüzde on oranında ifade ediyordur. Bu yüzden bende ilerinin merakıyla bir an evvel eserlerimi dinleyiciyle buluşturma gayreti içindeyim.

Nur Ahlatcı: Sana uğur getirdiğini düşündüğün eşyaların var mı? Hiç kimse ile bu eşyamı paylaşamam bana özel dediğin bir şeyler?

Can Koç: Pek maddeci biri değilim, pek şanslı biri de değilim :) Bu yüzden maddeler ve şansı birbirleriyle eşleştirmiyorum.

Nur Ahlatcı: Temmuz ayında hüzün ve neşe bu şarkıda dediğin son teklinden bahsedelim mi? Kimler ile çalıştın? Şarkının hikayesi nedir?

Can Koç: Diğer sorularda da aslında şarkıların hikayelerini detaylı izah etmekten kaçındım. Dinleyicilerin kendi hikayelerini bulmalarını daha çok istiyorum şarkılarda. Çünkü bence izah gizemi öldürüyor. Bu yüzden daha yüzeysel olarak şarkının bana ne hissettirdiğini anlatmaya çalışıyorum. "Sarılmışsın Kendine" kendinden başka sarılacak kimsenin olmaması fikri üzerine yazdığım bir şarkıydı. Safa Hendem prodüktörlüğünde beraber yaptık.

Nur Ahlatcı: Sinema, tiyatro, opera ya da kitaplar ile aran nasıl, bize tavsiye edebileceğin bu alanlarda isimler var mı?

Can Koç: Filmlerde senaryolar benim için filmdeki pek çok unsurdan daha kritik. İlginç konuları daha da ilginç işlemesi bakımından şu sıralar favorim Wes Anderson. Tiyatro tarafında klasik eserlerin iyi prodüksiyonlu hallerini izlemeyi seviyorum. Türkiye'de bu anlamda Semaver Kumpanya'yı beğeniyorum. Kitaplarda yine filmlere benzer şekilde hayal dünyası, fikri geniş kitapları seviyorum. Bu kategoriden Chuck Palahniuk önerebilirim. Çocukken daha çok şiir kitapları okurdum, şu sıralar daha çok bilgi ve tarih kitapları okuyorum. Opera çok yakından takip ettiğim bir dal değil o yüzden bir öneride bulunmam doğru olmayabilir.

Can Koç'tan 'EP' Öncesi İlk Röportaj Bize Özel

"BAMBAŞKA EP"

Nur Ahlatcı : Yakında yeni bir EP hazırlığın olduğunu biliyorum. Belki yayınlanmadan ya da yayınladığı sıralarda bu röportaj okurlarımız ile buluşacak. Ne gibi sürprizler var?

Can Koç: EP'nin ismi ve çıkış şarkısının ismi "Bambaşka". EP'deki şarkılar ise bambaşka bir Can Koç'un sinyallerini veriyor.

Nur Ahlatcı: Sen hangi sanatçıları dinliyorsun?

Can Koç: Bu soruya genel olarak tek tek isim vermiyorum ama 2000'ler ve öncesi klasik isimlerin ve grupların pek çoğunu dinliyorum. Son birkaç yıldır da alternatif tarafta işler yapan güncel yabancı grupları dinliyor ve beğeniyorum.

Nur Ahlatcı: Müzik Habercisi okurları için neler söylemek istersin?

Can Koç: Vakit ayırıp dinleyen, okuyan takip eden herkese sevgiler!

Tüm Yazıları
28.09.2024
FACEBOOK
İNSTAGRAM