Ferdi Özbeğen'in Meşhur Altın Madalyonun Hikayesi
Ferdi Özbeğen'in Meşhur Altın Madalyonun Hikayesi
Bilen eskiler bilir, Ferdi Özbeğen'in ilk patladığı, popüler olduğu dükkân, İdris Pehlivan'ın işlettiği, Harbiye'de ki şu an ki Divan Otel'in civarında yer alan Sevillanas'tır (1976-1984).
140 kişilik mekân ama haftanın 7 günü ful.
Müşteriler her gün ,Erol Simavi, Ekrem Dürüst, Kalkavan ailesi, Dinçkök vs..
Dolayısıyla pahalı bir mekân. (o yüzden Ferdi Özbeğen Şan konserlerini yapmıştı, halkta izleyebilsin diye). Hem yer yok hem çok pahalı Ferdi Özbeğen'i izlemek, dinlemek.
Bizzat dinledim hem kendisinden, hem bir dönem sonra ki ön program yapan sevgili Piyanist Necmi Türk'ten.
Şarkı istemek solistten o dönem şampanyayı filan geçmiş Ferdi beyden, Mark, Dolar, yüzük, altın vs.
Hem yakın dostu hem arkadaşı Hürriyet gazetesi sahibi her akşam dükkanda ön masada.
Devamlı bahşişler geliyor (mark-dolar), şunu da çal bunu da çal..
O dönem "Dilek Taşı"na takmış.
O dönemin hızlı adamlarından Erol Simavi üç defa arka arkaya çaldırmış "Dilek Taşı"nı ama yağdırmış. Tam bitirecek "son kez" deyince yorulmuş Ferdi bey, "hadi hadi yarın gel Erol" demiş.
Erol Simavi meşhur madalyonu çıkarmış piyanonun üstüne koymuş.
Ve çalmış Ferdi bey, çünkü çok değerliymiş.
O madalyon hangi madalyon mu?
Buyurun, sonrasında birçok kez taktığı madalyonmuş.
Tüm Yazıları