Müzikal Biyografiler ve Bergen Filmi
Müzikal Biyografiler ve Bergen Filmi
Toplumun önemli bir kısmının sevgisini ve takdirini kazanmış müzisyenlerin ya da şarkıcıların hayatlarını konu alan çok sayıda film yapıldı. Dünyada pek çok örneği olan bu tür yapımlar çoğu zaman biyografik bir temelle ve o sanatçının hayatının tümünü masaya yatıran gerçek yaşamdan uyarlama senaryolar ile çekildi, bazen de hayatlarının belli bir kısmı konu edinildi.
Geçtiğimiz yıllarda Freddie Mercury'nin hayatını konu alan "Bohemian Rhapsody", en yakın tarihli müzisyen biyografisi olarak akıllarda kalan film. Daha da geriye gidecek olursak Amerikalı rock grubu The Doors üzerine yapılmış, gelmiş geçmiş en iyi biyografi filmlerinden biri sayılan "The Doors" filmi grubun efsanevi solisti Jim Morrison üzerine odaklanıyor. Mozart'ı anlatan "Amadeus", Pink Floyd'un has adamı Roger Waters imzalı senaryosuyla kendisinden adeta nefret eden bir rock yıldızının kendi hayatını umutsuzca algılayışı ve dibe vuruşunu anlatan "The Wall", Bob Dylan'ın hayatının farklı dönemlerini ve dönüm noktalarını 6 farklı karakterle ele alan "I'm Not There", Ray Charles'ı anlatan "Ray", Edith Piaf'ın hayatını konu alan "La Vie en Rose" (Kaldırım Serçesi), Gary Oldman'in performansıyla göz doldurduğu "Beethoven", Ritchie Valens'in gerçek hikayesi olarak çekilen "La Bamba" ya da Michael Jackson'ın daha ziyade son konserlerinden provalarından oluşan "This is It", bu tür filmlerden bazıları
Konu Türk Sineması olunca, bu türdeki yapımların sayısının ne yazık ki çok az olduğunu görmekteyiz. Müslüm Gürses ve Dilber Ay'ın hayatlarını konu alan filmlerin ardından geçtiğimiz haftalarda gösterime girdiğinden beri izlenmeye ve konuşulmaya devam eden Bergen filmi, bu halkanın son parçası.
2018 yılında gösterime giren ve Müslüm Gürses'in hayat hikayesini konu alan "Müslüm", Şanlıurfa'da yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen sanatçının daha sonra ailecek göç ettikleri Adana'dan İstanbul'a uzanan büyük şöhret hikayesini ve sonrasında yalnızca filmlerinden tanıdığı Muhterem Nur'la tanışma hikayesine odaklanıyor. Timuçin Esen'in Müslüm Gürses'i canlandırdığı filmde Esen'in hem oyunculuğu, hem de şarkıcılığı oldukça büyük alkış almıştı. Filmdeki bütün şarkıları Şahin Kendirci ve Timuçin Esen seslendirmişti
Bu senenin başına gösterime giren ve 2019 yılında hayata veda eden Dilber Ay'ın hayat hikayesini konu edinen "Dilberay" filminde ise sanatçının zorlu geçen yaşam mücadelesi gözler önüne seriliyor. Yaşadığı her acıya rağmen sesinden aldığı güçle sahnelere adım atan ve tüm hayatı boyunca zirveyi gördüğü gibi dibe de vuran Dilber Ay'a filmde üç oyuncu hayat verdi. Gençliğini oynayan Zeliha Kendirci oldukça başarılı. İleriki yaşlarını oynayan Büşra Pekin de Dilber Ay parçalarını başarıyla seslendiriyor
Mart ayında gösterime giren ve büyük beğeniyle izlenen "Bergen" ise, yaşadığı trajik olaylar nedeniyle "Acıların Kadını" olarak ünlenen şarkıcı Bergen'in yaşamını konu alıyor. Filmin yapımına başlandığı sıralarda Bergen'i canlandıracak kişi olarak Serenay Sarıkaya'nın ismi çok sık geçmiş olsa da rolün daha sonra Farah Zeynep Abdullah'a kısmet olması, oyuncunun bu role daha çok yakıştığı yönünde olumlu eleştiriler aldı. Bergen rolünün altından başarı ile kalkan oyuncu filmde aynı zamanda şarkıları da seslendirmesiyle takdir toplad
İşbu noktada müzik dünyamızda başka bir tartışmanın da alevlenmesi çok uzun sürmedi. Hemen hemen filmle aynı zamanda bir Bergen Saygı Albümü yayınlandı ve Gülşen bu albümde "Sen Affetsen Ben Affetmem" yorumu ile yer aldı. "8 Mart 8 Kadın 8 Şarkı" mottosu ile yayınlanan albüm en çok Gülşen'in bu yorumuyla gündem oldu. Aslında şarkıyı daha evvel de birçok şarkıcı gibi 2006 yılında yayınladığı "Yeşillenirim" albümünde Ebru Yaşar da yorumlamıştı. Popstar Alaturka ile popülerliği yakalanan Mehtap Yılmaz ise, yıllardır sahnelerde söylediği bu şarkıyı 4 Mart'ta çıkarmak istediğini ancak bir şekilde kendisinin bu şarkıyı yayınlamasının önüne geçildiğini iddia etti. Magazinciler gerek Ebru Yaşar'a, gerekse Mehtap Yılmaz'a, Bergen filminde şarkıları seslendiren Farah Zeynep Abdullah'ın yorumunu sordular. Şarkıyla ilgili yeni bir gelişme daha oldu. Aleyna Tilki de şarkının yıllar sonra yeniden yakaladığı popülerliği mi fırsat bildi bilinmez ama birkaç yıl evvel Taksim Trio grubuyla birlikte ekranlarda seslendirdiği şarkıyı yeni bir prodüksiyon olarak Spotify'da dinleyiciye sundu.
Kapışılamayan şarkının hangi yorumunun daha başarılı olduğuna elbette dinleyiciler karar verecek. Ancak bana kalırsa biyografik bir filmde sanatçıyı canlandıran oyuncunun aynı zamanda şarkıları da yorumlaması kadar doğal bir şey olamaz. Bu, yazının başında dünyadan örnekleri sıraladığım birçok filmde de çoğu zaman böyle olmuştur. Yorumun gücü ya da başarısı ise tamamen filmin başarısıyla yanyana konuşulabilecek bir şeydir ve son kararı elbette izleyici verir. Farah Zeynep Abdullah'ın da bir şarkıcı olmamasına karşın oyunculuk yeteneğini de konuşturarak Bergen'in pekala şarkılarını da gayet iyi yorumladığını düşünüyorum.
Tüm Yazıları